15 Mayıs 2009 Cuma

Deneme 1 - Bölüm 7

Böyle zamanlarda ne yapılır ki? Daha önce de yardım istemek için arayanlar olmuştu ama bu benim için yepyeni bir deneyimdi. Para istersin anlarım. Ofiste bir aksilik olmuştur, ona da tamam. Canın birşeye sıkılmıştır, hadi ona da eyvallah. Ama saat kaç olmuş, insan biraz düşünür. En azından sabahı bekler. Uykuya dalalı şunun şurasında en fazla iki saat oldu. Kaldı ki yakının bile değilim. Bugünki görüşmemizden önce kayda değer bir muhabbetimiz olmadı. Yani şu mesafede olduğun birini ölecek olsan bu kadar geç aramazsın. Ölecek mi? Sahi ne dedi bu kadın biraz önce telefonda? Öldürüleceğini söyledi galiba.
Cümleyi idrak etmemle yataktan sıçramam arasında bir saniye ya var ya yoktu. Gerçekten böyle birşey olabilir miydi? Yok canım, hiç sanmam. Kesin ofistekilerden biri şu an yaptığı şakanın tadını çıkarıyordur evinde. Yarını bekleyemediler görüşme hakkında geyik yapmak için. Ama ya gerçekten arayan oysa ve başı beladaysa? Peki o zaman şimdi ne yapmam gerekiyor? Geri mi aramalıyım, yoksa polisi durumdan haberdar mı etmeliyim? Allah’ım lütfen şu kafa üstünde yanan ampüllerden bir tane de bana nasip et şu an. Ya da en acilinden Hızır’la bir görüşme...
Soruların içinde ilahi yardımımı beklerken çalan kapı zili, beni gerçek dünyaya döndürdü anında. O durumda görmek istediğim en son insan Suat ve suratı takı dükkanına benzeyen sevgilisiydi. Her zamansız kapı çalışını Suat’a mal ederek haksızlık mı yapıyorum acaba çocuğa? Az bile yapıyorum, kapı zilimin başına işçi tutsam onun kadar çok çalamaz heralde.
Suat tek ihtimal değildi tabi ki o anda. Belki de sorularımın cevabı gelmişti. Bu düşünce beni bir anda kapıya yöneltti. Ama tam koridorun sonuna geldiğimde içimi tarifsiz bir korku sardı. Ya bela geliyorum dediyse? Kapıyı açar açmaz alnıma doğrultulmuş namlunun ardından gelen “Nerde o?” sorusuna kekeleyerek bile cevap veremez, muhtemelen düşer bayılırdım. Yok artık daha neler. Aksiyon dolu Hollywood sahnelerini bir kenara bırakıp kapının arkasındakinin kimliğini sormaya karar verdim. Seda Hanım’ın “Benim, Seda. Emir lütfen aç artık şu kapıyı.” demesi istemsiz olarak kapı kolunu çevirmeme yetti. Sesindeki titreme bile kalp krizi sebebiydi benim için.
Beklediğim sahneyle karşılaştığım arasında on fark say deseler, dilim tutulduğu için ağzımı bile açamazdım. Her tarafı kan içerisinde bir Seda Hanım’dı görmekten korktuğum. Oysa kırmızılık sadece dudaklarındaydı o haddinden fazla çekici tonuyla. Üstü başı yırtılmış, toz ve çamur içindedir diye düşünmüştüm. Üzerindeki kıyafetin yırtılmasına gerek yoktu. Zaten en fazla bu hale gelebilirdi. Bu kadar dekolte kıyafetleri hangi cesur kadınlar satın alıp giyebiliyor diye merak etmeme de gerek kalmadı artık. Kontrolünü kaybetmiş, heyecandan ölmek üzere bir Seda Hanım da yoktu tahmin edileceği üzere. Kontrolden söz etmek pek mümkün değildi belki, ama bunun sebebi heyecan değil, elinde tuttuğu yarıya inmiş şarap şişesiydi büyük ihtimalle.
“Kimse Bourgogne içmeden benim masamdan kalkamaz.” diyerek başladı söze. “Hele ki şişenin üzerindeki tarih 78’i gösterirken.” Cümlesi salonun ortasında bitti. “Saygısızlık etmek istemem ama beklentilerimi karşılayabilecek kadehlere sahip olup olmadığını bilmediğim için hazırlıklı geldim.” dedi elindeki kadehleri ve şişeyi sehpaya bırakırken. Ben hala kapının dibinde, yere çakılmışçasına hareketsiz bir şekilde onu izliyordum.
-Evimi nasıl buldunuz?
Sorabileceğim onca soru arasından seçimi tam benim şapşallığımı yansıtıyordu o an için.
-Öğrenmek istedim, ve buldum.
Zaten ondan mantıklı ve tatmin edici bir cevap beklemek abes olurdu. Hayatı, sadece istediklerini yapmaktan ve elde etmekten ibaret bir kadındı en nihayetinde. Benim bütün şaşkınlığıma aldırmadan sanki her şey olması gerektiğiymiş gibi davranması da bu gerçeğin kanıtıydı. Peki ama bütün bunların anlamı neydi? Telefonda başlayan oyun her geçen dakika bir öncekinden daha ilginç bir hale geliyordu. Ve salondan gelen ses, adeta yeni bölümü haber veriyordu:
- Hadi artık nerde kaldı tirbüşon?

2 yorum:

  1. güzel olmuş valla. profesyonel bir romanın ilk bölümleri gbi şu an.

    YanıtlaSil
  2. cümleler sağlam.merak da ediyorum sonra ..... diye..iyi gidiyor iyi..

    YanıtlaSil