9 Temmuz 2009 Perşembe

Deneme 1 - Bölüm 10

Seda Hanım nerde dedim sana!
Güngör Bey elindeki silahın horozunu da çekmişti şimdi.
-Bilmiyorum, ben... Ben tam onu getiriyordum ki apartmandan bir adam daha çıktı. Sonra o... Kaçtı... Bilmiyorum...
-Kaçtı demek. E tamam o zaman, şu güzel sevgiline elveda deme zamanı geldi.
Güngör Bey silahını aldı, Selen'in yanına gitti, namluyu kafasına dayadı. Suat ne yapacağını bilemez halde olanları izliyordu. Düşünmeye başladı, ne yapabilirdi ? Seda Hanım gecenin bu saatinde nereye gitmiş olabilirdi. Bir taksiye bindiğini görmüştü ama plakasını alamamıştı. Delirmek üzereydi. Sevgilisi karşısında, yüzünden kanlar akarak, çaresizce ona bakıyordu. Hemen bir şeyler yapmalıydı...
Aklına Emir geldi...
-Emir! Evet Seda Hanım'ı bulabilirim. Emir mutlaka yerini biliyordur. Beraber çalışmıyorlar mıydı zaten? Evet, kalkıp Emir'e giderim şimdi. Bir bahane uydurup mutlaka öğrenirim yerini. O silahı bırakın artık ne olur! Bana biraz süre verin, bulacağım Seda'yı !
Güngör Bey derin bir nefes aldı. Emir, yüz ifadelerini çözmeye çalışıyor ama yapamıyordu.Gözlerini kapattı. Açtığında Güngör Bey'i elinde silah, yatağın kenarındaki koltuğa otururken buldu.
-Sana süre vermiyorum. Hiç belli olmaz. Sevgilini 5 saat sonra da öldürebilirim, 1 saat sonra da. O yüzden ne kadar çabuk bulursan şu Seda'yı, o kadar iyi.
-Tamam, merak etmeyin en kısa zamanda bulup getireceğim.
Tam sevgilisinin yanına gidip her şeyin düzeleceğini söyleyecekti ki Güngör Bey yine doğrulttu silahını ve kapıyı gösterdi.
Hemen yola çıktı. Ne yapacağı hakkında en ufak bir fikri yoktu aslında. Evet Emir'le beraber çalışıyorlardı ama belki de sadece profesyonel bir iş ilişkisiydi onlarınki. Yoldayken birkaç defa Emir'i aradı ama açılmadı telefon. Tabii, adam haklı olarak uyuyordu bu saatte. Şimdi kapısına gitse ne söyleyecekti ki? Patronun Seda Hanım'ı kaçırmak için beni tuttu. Ben de kadını elimden kaçırdım da nerededir diye bir sana sorayım dedim de diyemezdi ki. Ya yerini söylemeyi reddederse, Emir'e karşı kaba kuvvet kullanabilecek miydi? Evet kullanacaktı. Çünkü işin ucunda ölüm vardı.
Emir'in kapısına vardığında bir süre bekledi. Telefonuna baktı, Güngör Bey tam yedi kez aramıştı. Şimdi açamazdı. Zili çaldı.

* * *
Güngör Bey arada bir mutfağa gidip bir şeyler yapıyor. Sonra tekrar odaya dönüyor ve Selen'le konuşuyor, deyim yerindeyse onu kelimelerle taciz ediyordu. Selen sakinliğini korumaya çalışıyor ve kurtulmak için bir yol arıyordu durmadan. Ellerindeki bağı tam çözmek üzereyken hep yeni bir düğüm oluyordu. Tam çözecekti ki Güngör Bey tekrar odaya döndü. Düşünceli ve sabırsızdı. Telefonu çaldı, tekrar mutfağa döndü ve konuşmaya başladı. Bu sırada Selen ellerindeki bağı çözdü, sonra ayaklarındakileri. Yavaşça mutfağa doğru gitmeye başladı. Ayakları uyuşmuştu, zorlukla yürüyordu. Kapının yanındaki sehpanın üstünde duran içki şişesini aldı, Güngör Bey'in arkasına sessizce yaklaştı ve var gücüyle şişeyi kafasına indirdi. Gözlerini açtığında Güngör Bey yerde kanlar içindeydi. İlk önce ne yapacağını bilemedi. Kendine geldikten sonra hemen Güngör Bey'in telefonunu alıp Suat'ı aramaya başladı. Cevap yoktu. Hemen evden dışarı çıktı. Yoldan geçen ilk taksiyi durdurdu ve taksiciye Emir'in ev adresini söyledi.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder